Sesimin Yankısına Kapıldım

Sesimin yamaçlardaki o anlaşılmaz yankısına kapıldım bir an. Kentli bedenimizden çıkıp doğanın ritmine uymuş; pedallarımız döne giderken, bir soluk molası vermiştik. Güneş, ağaçların kalın, okkalı yaprakları arasında bize göz kırpıyordu. Uçurumun başında fakat kalın yapraklı ağaçların uzağındaydık. Martıların kanat çırpışlarından […]

Read more

Suyun Damacanaya Girdiyse!…

Ağacı kestin ya hani! Türlü nedenler öne sürüp bir de. Satmak, yakmak, tarla açmak, sözde üretimi arttırmak, günü, günceli kurtarmak için. Ne oldu? Kısa sürede etkisini gördün, görmeye başladın değil mi? Daha da görmedin aslında, göreceksin ve ne yazık ki […]

Read more

Oyun böyyük yiğenim (!)

“Korudağlar”
Yaşadığın coğrafyayı renklerle anlat deseler, herhalde bunun için 3 renk kullanırdım.
Korudağ’ın yeşili, Saros’un mavisi ve Ayçiçek ile buğdayın sarısı.

Read more

Hep yine yüzü gülüyor vatandaşın(!)

Yeşiline, otuna; börtüsüne, böceğine; kurduna, kuşuna methiyeler dizdiğimiz; onlarsız bir yaşamın adeta bir çöl olacağını her seferinde söyleyegeldiğimiz ormanlık alanlar, yeni çıkan yönetmelikle vasıf içi, vasıf dışı diyerek yine bir bölüm vatandaşımızı parselli haritalar önünde keyfe getirecek gibi duruyor.

Read more

Kırk hali var yolun

Kırk hali var yolun. Kırkı da birbirinden farklı, kırkı da birbirinden demli. Güneşli, rüzgarlı, yağmurlu… Islak, kuru, tozlu, topraklı… Karardıysa gökyüzü, rüzgar serinliğini üflüyorsa uzaklardan, kır çiçekleri, otlar sallanıyorsa yelin yönünde nazlı nazlı ve o nemli soluğu çekiyorsan içine, en […]

Read more

Bak ne diyor Yağmur

  Gökte bulutlar, kararan heybetli görünümleriyle, su olup da akmak için toplanıyorlar. Bir cümbüştür gidiyor. Gökyüzü rengarenk olmasa da tonları açıktan koyuya. Mavi gözükmez olmuş, varsa da belli belirsiz. Rüzgarın önüne katılmışlar da dökülmeye yer arıyorlar. Yerde ise bir telaş, […]

Read more